Yalova’da Koruköyü’ne yerleştirilen mübadillerden Fatma Kanat şunları söylemektedir:
"Pazarlar bir Türk köyüymüş. Biri üvey yedi kardeş, annem babam ve iki ağabeyim hanımıyla 11 kişi yaşıyormuşuz. Babam bağcılık ve tütüncülük yapıyormuş. Bir gün bakmışlar köye yabancılar gelmiş. Bizim eve de yerleştirilmiş o Rumlar-dan…6 Mayıs 1924’te yola çıkmışız. Trene binmek için Pazarlar'dan Nusratlı'ya gidilmiş ve Drama'dan kara trene binilmiş.Bir vagona iki aile yerleştirilmiş. Vagonun ortasına da perde çekilmiş aileler birbirini rahatsız etmesin diye...Kara tren Sirkeci'ye getirmiş ailemizi...en büyük abim ise hayvanlarla yürüye yürüye karadan Yalova'ya gelmiş aylar sonra. Önce Hacı Mehmet Ovasına yakın bir yerde 3 ay çadırlarda kalınmış,
Annem Zeliha orada hastalanmış ve ölmüş. O zamanlar ishal salgını varmış. Çadırların kurulduğu yerde bir dere akıyor-muş, suyundan içenler hep hastalanmış. Büyüklerimiz Koruköy'ü beğenince yerleşmeye karar vermiş. Koruköy zamanında Rum köyüymüş. Köyde babamlar kendilerini biraz toplayınca bir ev yapmışlar. Buraya gelince de tütüncülük işini devam ettirdi. Ben de büyüyünce tütüne gitmeye başladım.Gece tütün kırmaya gider, sabah ezanına kadar çıt çıt tütün kırardık...
Babam Koruköy'de yaşadığı 10 yıl hep geri döneceği günü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder